Menderes’in idamının 64. yılı: 17 Eylül 1961’de

Menderes’in idamının 64. yılı: 17 Eylül 1961’de

27 Mayıs darbesinin ardından Yassıada’da yargılanan Başbakan Adnan Menderes, 17 Eylül 1961’de İmralı’da idam edildi; bir gün önce Zorlu ve Polatkan asılmıştı.

Türkiye’nin çok partili siyasi hayatında derin izler bırakan bir dönemin sembol ismi, Demokrat Parti Genel Başkanı ve Başbakan Adnan Menderes, 17 Eylül 1961 Pazar günü İmralı Adası’nda asılarak idam edildi. İdam, 27 Mayıs 1960 askeri darbesi sonrası Yassıada’da kurulan Yüksek Adalet Divanı’nın verdiği kararların infazıydı. Aynı davalarda Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, Menderes’ten bir gün önce, 16 Eylül 1961’de idam edilmiştir. 

14 Ekim 1960’ta başlayan Yassıada yargılamaları 15 Eylül 1961’de karara bağlandı. 592 sanık hakkında görülen davalarda 15 kişi idama, 31 kişi müebbet hapse mahkûm edildi. Milli Birlik Komitesi, Celal Bayar, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’a dair idam kararlarını onayladı; Bayar’ın cezası ise yaş haddi nedeniyle müebbet hapse çevrildi. 

Menderes, Yassıada’daki sağlık kontrolünün ardından “sağlam” raporuyla İmralı’ya götürüldü; karar yüzüne okundu, darağacına çıkarılırken son sözlerinde “Devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim” ifadelerini kullandı. İnfazın saatiyle ilgili kaynaklar farklılık gösterir: Anadolu Ajansı ve bazı kronolojiler 13.21’i kaydederken, bazı ansiklopedik kaynaklarda 14.20–14.28 bandı yer alır. İdamların ulusal ve uluslararası yankıları büyük oldu. Birçok yabancı lider infazların durdurulması için Ankara’ya çağrıda bulundu; ancak kararlar değişmedi ve 17 Eylül’de Türkiye, bir başbakanını darağacında kaydetti. 

Yıllar sonra, 22 Mayıs 1987 tarihli 3374 sayılı Kanun ve 11 Nisan 1990 tarihli 3623 sayılı Kanun ile Menderes, Zorlu ve Polatkan’ın “hukuken itibarlarının iadesi” yönünde adımlar atıldı. Naaşları, 17 Eylül 1990’da, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın da katıldığı devlet töreniyle İstanbul Topkapı’daki Anıt Mezar’a nakledildi.

2020’de ise TBMM’de kabul edilen düzenlemeyle (7248 sayılı Kanun çerçevesindeki hükümler) Yassıada yargılamalarının hukuki dayanağının ortadan kaldırılması ve mağduriyetlerin tazmini yönünde süreçler işletildi; böylece, 27 Mayıs sonrası kurulan olağanüstü yargı düzenine dair sonuçların hukuken temizlenmesi amaçlandı.

Bugün, Menderes’in idamının 64. yılında, hem çok partili hayatın kırılganlığını hem de darbelerle şekillenen dönemlerin toplumsal-siyasal etkilerini yeniden hatırlıyoruz. Menderes, Zorlu ve Polatkan’ın isimleri, bir dönemin sancılı muhasebesinde demokratik hukuk devleti idealinin önemine işaret eden semboller olarak anılmaya devam ediyor.

Haber: Abdurrahman REYHANLI

Bayrampaşa Belediyesi operasyonunda 48 kişi adliyede

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ