Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 9 gündür kayıp olarak aranan 43 yaşındaki Huriye Helvacı ile 5 yaşındaki oğlu Osman Helvacı için yürütülen arama çalışmaları acı haberle sonuçlandı. Küçük Osman’ın dere yatağında cansız bedenine ulaşılmasının ardından, anne Huriye Helvacı’nın cesedi de ormanlık alanda bulundu.
Merkez Mahallesi Meteoroloji TOKİ Konutları’ndaki evlerinden ayrıldıktan sonra kendilerinden haber alınamayan anne ile oğul için AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma (JAK), kadavra köpekleri ve komandolardan oluşan ekipler seferber oldu. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı arama çalışmaları 9 gün boyunca dağlık ve zor arazide sürdürüldü.
Bu süreçte önce küçük Osman’ın cansız bedeni dere yatağında bulundu. Ekipler, bölgede yaptıkları detaylı incelemenin ardından arama çalışmalarını genişleterek sürdürdü.
Kuzgunlar yön gösterdi
Anne Huriye Helvacı’nın cesedine ise bölgede arama yapan gönüllülerin dikkati sayesinde ulaşıldı. Ormanda arama yapan vatandaşlar, birkaç kuzgun kuşunun belirli bir noktada sürekli alçalıp tekrar havalandığını fark etti. Kuşların uçtuğu yönü izleyen ekipler, çocuğun bulunduğu noktaya yakın bir bölgede annenin cansız bedenini buldu.
Anne Helvacı’nın cesedi, ormanlık alanda ağacın dibinde, çalılıkların arasında bulundu. İlk incelemelerin ardından, hem anne hem de oğlunun cenazeleri otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Otopsi sonucunda ölüm nedenleri kesinlik kazanacak.
“Kuzgunların boşuna dolaşmadığını düşündük”
Arama çalışmalarına gönüllü olarak katılan Cengiz Çelik, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Bugün arama çalışmalarına destek vermek için arkadaşlarla birlikte araziye çıktık. Arkadaşlarımız çocuğun bulunduğunu söylediler, biz de o bölgeye geldik. Ekipler, bulunduğu yerden çocuğu alamadı. Bunun üzerine Köseali köyünden araziye inerek ırmağa ulaştık. Irmağın altında çocuğun cesedi bulunmuştu, bizi olay yerine yaklaştırmadılar. Biz de çocuğun bulunduğu yerin yaklaşık 100 metre yukarısına çıkıp beklemeye başladık.”
Çelik, bir süre sonra havada dolaşan kuzgunları fark ettiklerini belirterek şunları söyledi:
“Bu sırada havada 2-3 kuzgun kuşu gördük. Bir noktaya inip tekrar havalanıyorlardı. ‘Kuzgunun bu olayla bir ilgisi vardır’ dedik. Bu kuşların leş yediğini bildiğimiz için, ‘Bu hayvanlar burada boşuna dolaşmıyor’ diye düşündük. Yanımızda arama kurtarma ekipleri de vardı. Oturduğumuz yerin yaklaşık 100 metre yukarısında, kuşların uçtuğu yere baktık. Kadının cesedinin orada olduğunu gördük. Hemen ekiplere haber verdik, sonra bizi olay yerinden uzaklaştırdılar.”
“Arazi çok engebeli, oraya insanın gitmesi çok zor”
Bölgenin son derece zor bir yapıya sahip olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Arazi şartları çok zor, o bölgeye bir insanın gitmesi çok güç. Nasıl oraya gittiklerini bilemiyorum, bir şey diyemiyorum. Çok engebeli, inişi çıkışı çok. Kadının cesedi, ormanlık alanda çalılık bir yerde, ağacın dibinde bulundu. Biz cesedi gördüğümüzde yürümekte bile zorlanıyorduk. O derenin kenarında zaten pek insan bulunmaz. Olay yeri çok tenha bir noktaydı.”

