Geçmişte neredeyse her evde yapılan bu geleneksel lezzet, üzüm bağlarının azalmasıyla birlikte giderek unutuluyor.
Verimli toprakları ve iklimi sayesinde uzun yıllar üzüm üretiminde önemli bir merkez olan Kilis’te, bağ bozumu dönemleri adeta bir şenliğe dönüşürdü. Ailelerin bir araya geldiği bu dönemlerde pekmez kaynatılır, kışlık hazırlıkların vazgeçilmezi olan cevizli sucuklar imece usulüyle hazırlanırdı. Ancak zamanla üzümün ekonomik değerini kaybetmesi, üreticileri farklı ürünlere yöneltti. Para etmeyen bağların sökülmesiyle birlikte, üzümle bağlantılı birçok gelenek de kaybolmaya başladı.
Günümüzde Kilis’te üzüm bağlarının sayısının ciddi oranda azalması, cevizli sucuk yapımını da doğrudan etkiliyor. Eskiden hemen her evde yapılan cevizli sucuk, artık yalnızca sayılı hanelerde, daha çok yaşlılar tarafından geleneği yaşatmak amacıyla hazırlanıyor. Genç kuşağın, hem zahmetli bir süreç olması hem de üzüm temininin zorlaşması nedeniyle bu geleneğe yeterince ilgi göstermediği ifade ediliyor.
Yöre halkı, cevizli sucuğun sadece bir yiyecek değil, aynı zamanda Kilis’in kültürel kimliğinin önemli bir parçası olduğuna dikkat çekiyor. Vatandaşlar, üzüm bağlarının yeniden canlandırılması ve geleneksel ürünlere yönelik desteklerin artırılması halinde cevizli sucuk yapımının da yeniden yaygınlaşabileceğini dile getiriyor.
Uzmanlar ise cevizli sucuk gibi yerel lezzetlerin korunmasının, kültürel mirasın yaşatılmasının yanı sıra kırsal ekonominin desteklenmesi açısından da büyük önem taşıdığına vurgu yapıyor. Aksi halde Kilis’in asırlık tatlarının yalnızca hatıralarda kalabileceği endişesi dile getiriliyor.
Haber: İbrahim Güneş
Kilis’te kalan son seyyar satıcı: Ahmet Usta
