<div data-end="939" data-start="553">28 Ekim 1923 Pazar günü, Ankara’nın serin bir akşamında Çankaya Köşkü’nde küçük bir masa kuruldu. Masanın etrafında, yeni Türk devletinin kaderini belirleyecek isimler vardı: Mustafa Kemal Paşa, İsmet Paşa, Kazım (Özalp) Paşa, Fethi (Okyar) Bey, Ruşen Eşref, Kemalettin Sami Paşa ve diğer yakın silah arkadaşları. O gece, Mustafa Kemal Paşa tarihe geçecek cümleyi kurdu:</div> <div data-end="990" data-start="942">“Efendiler, yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz.”</div> <div data-end="990" data-start="942"></div> <h3 data-end="1037" data-start="997"><strong data-end="1037" data-start="1001">Cumhuriyet Fikrinin Olgunlaşması</strong></h3> <div data-end="1378" data-start="1038">Lozan Antlaşması’nın imzalanmasının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yeni yönetim şeklinin belirlenmesi meselesi tartışılıyordu. Meclis Hükûmeti sistemi, karar alma süreçlerinde büyük karışıklıklara yol açıyor, yürütme birliği sağlanamıyordu. 1923 yılının Ekim ayında kabine krizi yaşanmış, Meclis Hükûmeti istifa etmişti.</div> <div data-end="1594" data-start="1380">Bu durum, Mustafa Kemal Paşa için artık yönetim biçimini resmiyete kavuşturmanın zamanının geldiği anlamına geliyordu. Paşa, uzun süredir üzerinde düşündüğü “Cumhuriyet” fikrini artık ilan etme kararlılığındaydı.</div> <h3 data-end="1634" data-start="1601"><strong data-end="1634" data-start="1605">Çankaya’daki Tarihi Yemek</strong></h3> <div data-end="1986" data-start="1635">28 Ekim akşamı Mustafa Kemal Paşa, yakın arkadaşlarını Çankaya Köşkü’ne davet etti. Yemek masasında bir yandan o günkü gelişmeler konuşulurken, bir yandan da geleceğe dair kararlar alınmaya başlanmıştı.<br data-end="1840" data-start="1837">Yemek sırasında Paşa, sakin ve kendinden emin bir ses tonuyla dönemin Genelkurmay Başkanı Kazım (Özalp) Paşa’ya döndü ve o ünlü sözleri söyledi:</div> <div data-end="2026" data-start="1989">“Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz.”</div> <div data-end="2212" data-start="2028">Bu söz, salonda kısa bir sessizlik yarattı. Ancak Paşa’nın kararlılığı, yanındakilerin tereddütlerini kısa sürede ortadan kaldırdı. O gece, yeni devletin yönetim şekli kesinleşmişti.</div> <div data-end="2212" data-start="2028"></div> <h3 data-end="2246" data-start="2219"><strong data-end="2246" data-start="2223">Sabah: 29 Ekim 1923</strong></h3> <div data-end="2571" data-start="2247">Ertesi sabah Mustafa Kemal Paşa, İsmet Paşa ile birlikte hazırladığı <strong data-end="2345" data-start="2316">Cumhuriyet Kanunu Taslağı</strong>nı Meclis’e sundu. 29 Ekim 1923 Pazartesi günü saat 20.30’da Meclis’te yapılan oylamada, “<strong data-end="2477" data-start="2435">Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir</strong>” ilkesi doğrultusunda <strong data-end="2548" data-start="2500">Türkiye Devleti’nin yönetim şekli Cumhuriyet</strong> olarak kabul edildi.</div> <div data-end="2854" data-start="2573">Mecliste alkışlar, dualar ve gözyaşları arasında alınan bu karar, yüzyıllar süren monarşi geleneğini sona erdiriyor, millet iradesine dayalı yeni bir devletin temelini atıyordu. Aynı oturumda, <strong data-end="2852" data-start="2766">Mustafa Kemal Paşa oybirliğiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı seçildi.</strong></div> <h3 data-end="2912" data-start="2861"><strong data-end="2912" data-start="2865">O Geceden Sonra Bir Milletin Kaderi Değişti</strong></h3> <div data-end="3169" data-start="2913">Çankaya’daki o mütevazı akşam yemeği, yalnızca bir dost meclisi değil, Türk ulusunun modern çağdaki yönünü belirleyen bir toplantıydı. Mustafa Kemal Paşa, bu adımı atarken yalnızca bir yönetim biçimini değil, bir <strong data-end="3149" data-start="3126">medeniyet tercihini</strong> de ilan ediyordu.</div> <div data-end="3302" data-start="3171">Cumhuriyet, halkın kendi geleceğini belirlediği, eşit yurttaşlık haklarının temel alındığı, çağdaş bir devlet düzeninin adı oldu.</div> <h3 data-end="3347" data-start="3309"><strong data-end="3347" data-start="3313">Mustafa Kemal Paşa’nın Vizyonu</strong></h3> <div data-end="3438" data-start="3348">Mustafa Kemal Paşa, yıllar sonra bu kararın ardındaki duyguyu şu sözlerle ifade etmişti:</div> <div data-end="3482" data-start="3441">“Benim en büyük eserim Cumhuriyet’tir.”</div> <div data-end="3640" data-start="3484">Cumhuriyetin ilanı, yalnızca bir yönetim değişikliği değil; eğitimden hukuka, kadın haklarından bilime kadar her alanda köklü bir dönüşümün başlangıcıydı.</div> <h3 data-end="3686" data-start="3647"><strong data-end="3686" data-start="3651">Bugün Cumhuriyetin 102. Yılında</strong></h3> <div data-end="3927" data-start="3687">Cumhuriyetin ilanının üzerinden 102 yıl geçti. Ancak 28 Ekim 1923 akşamı Çankaya Köşkü’nde söylenen o söz, hâlâ aynı heyecanla anılıyor.<br data-end="3826" data-start="3823">Türkiye’nin dört bir yanında, o akşamın inancı ve kararlılığı, her 29 Ekim’de yeniden hatırlanıyor.</div> <div data-end="3927" data-start="3687"></div> <div data-end="4064" data-start="3934"><strong data-end="3965" data-start="3934">Haber: Abdurrahman REYHANLI</strong><br data-end="3968" data-start="3965"></div> <div data-end="4201" data-start="4066"></div>