Avrupa ve Asya'yı yıllarca etkileyebilecek korkunç bir felaket yaşanmadan

Avrupa ve Asya'yı yıllarca etkileyebilecek korkunç bir felaket yaşanmadan

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha fazla yıkım, kan, sivil kayıplar olmadan, bölgemizle birlikte Avrupa ve Asya'yı yıllarca etkileyebilecek korkunç bir felaket yaşanmadan ellerin tetiklerden ve düğmelerden çekilmesi şarttır." dedi.

             Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Üniversitesi'nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gençlik Forumu'nda yaptığı konuşmada, katılımcılarla bir araya gelmenin bahtiyarlığını yaşadığını söyledi.

Kıtaların, gönüllerin, kültürlerin buluşma noktası İstanbul'da genç insanlarla beraber olmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, "Sizlerin vasıtasıyla İslam aleminin dört bir yanındaki genç kardeşlerime selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Özellikle 622 gündür İsrail hükümetinin vahşi, acımasız, insanlık dışı saldırıları karşısında doğdukları toprakları kahramanca savunan Filistin'in, Gazze'nin, yiğit gençlerini buradan yürekten selamlıyorum. Gazze'nin barbarlığa karşı direnen cesur kadınlarını, minik omuzlarında anasızlığın, babasızlığın ağır yükünü taşıdıkları halde zalimler karşısında diz çökmeyen Gazzeli yetimleri, öksüzleri, her türlü zorbalığa rağmen Müslüman olmanın şerefini, izzetini, asaletini yere düşürmeyen tüm Filistinli kardeşlerimi kemal-i hürmetle selamlıyor, Rabb'im her birinin yar ve yardımcısı olsun diyorum." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, forum kapsamında 2 gün boyunca yapılacak toplantı ve istişarelerin, alınacak kararların gençler başta olmak üzere İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni etti.

Forumun 20'nci yılını geride bıraktığını, yürüttüğü faaliyetleri son derece kıymetli bulduğunu belirten Erdoğan, "Diplomasi Akademisi'nden uluslararası kuluçka merkezine eğitim, sivil toplum, girişimcilik, hukuk, diplomasi, medya, insan hakları ve gönüllülük gibi alanlarda icra edilen bu çalışmalar geleceğimiz adına kritik önemdedir." dedi.

Dünyanın önde gelen kanaat önderlerinden oluşan ve insanlığın ortak vicdanını yansıtan Gazze Mahkemesi gibi oluşumların İsrail'in kanlı ve kalleş yüzünün dünyaya faş edilmesi bakımından oldukça isabetli olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Diplomatik statüye de haiz olan İslam İşbirliği Gençlik Forumu, uluslararası kurum ve kuruluşlarla tesis ettiği işbirlikleriyle ümmetin gençlerinin küresel ölçekte temsili noktasında önemli bir misyonu yerine getiriyor. 2019'dan bu yana gerçekleştirdiği 262 programla 15 milyonun üzerinde gence ulaşan forumumuzun 70'ten fazla ülkedeki 817 üniversitede kulübü bulunuyor. Bu kulüplerdeki 25 bin öğrenci Türkiye ve dünyadaki birçok farklı üniversite tarafından hazırlanan eğitim materyalleriyle farklı alanlardaki akademik girişimlerini sürdürüyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika'dan Asya'ya, Arap Yarımadası'ndan Latin Amerika'ya uzanan geniş bir coğrafyada 500 milyon gencin ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkılar sunması dolayısıyla forumun başkan ve üyelerini tebrik etti.

Erdoğan, ortak gelecek için koşan, koşturan, proje ve faaliyet üreten, ümmetin derdiyle dertlenen gençlere kalpten teşekkür ederek, çalışmalarında başarılar diledi.

Programa katılan gençlerin tuttuğu "İri olacağız, diri olacağız, hep birlikte güçlü olacağız." pankartını okuyan Erdoğan, konuşmasının devamında "İslam dünyası olarak zorlu bir süreçten, çetin bir imtihandan geçiyoruz. Savaş, çatışma, kaos ve istikrarsızlık bulutları medeniyet coğrafyamızın semalarını maalesef kaplamış durumda." dedi.

CUMHURBAŞKANI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bilhassa son 2 yıldır yüzümüzü nereye çevirsek bir yıkımla, bir dramla, yüreklerimizi sızlatan savaş ve insanlık suçlarıyla karşılaşıyoruz. Gazze'de 21 aydır modern zamanların en utanç verici barbarlıklarından biri yaşanıyor. Siyonist İsrail hükümeti tüm dünyanın gözleri önünde ahlaksız ve arsız bir şekilde sivilleri, kadın ve masum çocukları acımasızca katlediyor." ifadesini kullandı.

İsrail'in, yüzde 80'i enkaz haline gelen işgal altındaki topraklarda yasa dışı yerleşim ve işgal politikasını hiçbir kural, kaide, norm, ilke tanımadan günden güne yaygınlaştırdığını, her türlü insani yardım girişine engel olmak suretiyle açlığı bir silah olarak kullandığını dile getiren Erdoğan, "Gazze'de bir parça ekmek için, bir tas çorba almak için yemek kuyruğuna giren insanlar vahşi bir şekilde hedef alınıyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze'de sivil yerleşim alanları, okullar, ibadethaneler, hastanelerin bombalandığının altını çizerek, "Vurulan hastanelerde ilaç ve tıbbi ekipman eksikliği had safhaya erişti. Gazzeli kardeşlerimiz çoğu zaman anestezi imkanından yoksun bir şekilde ameliyat edilmeye çalışılıyor. Bugün hastanelerinin zarar görmesinden şikayet eden İsrail, uluslararası kuruluşların verilerine göre yalnızca Gazze'de, şimdiye kadar sağlık birimlerine 700'den fazla saldırı düzenledi. Gazze'de bombaladığı ve saldırdığı hastane sayısı 35'i buluyor. İsrail'in saldırıları sonucunda 1000'e yakın sağlık çalışanı şehit oldu. Gazze'deki sağlık altyapısının yüzde 94'ü zarar gördü. Hasta taşıyan ambulanslar dahi İsrail teröründen maalesef kurtulamadı. Yüzlerce sağlık çalışanı İsrail tarafından hapishanelerde esir tutuluyor." diye konuştu.

"Karşımızda, çeşitli bahaneler altında düzenlediği saldırılarla Gazze'nin sağlık altyapısını tamamen çökerten, insanlık düşmanı bir zihniyet var." diyen Erdoğan, "Gazze'yi, dünyanın en büyük toplama kampına çevirenlerin bugün kalkıp da insanlıktan, savaş hukukundan, savaş suçundan bahsetmesi sadece tutarsızlık değil aynı zamanda büyük bir utanmazlık ve pişkinliktir." ifadesini kullandı.

İSLAN İŞBİRLİĞİ

Gençlere seslenen Erdoğan, şunları söyledi:

"Biliyorum birileri çok ama çok rahatsız olacak fakat ben burada şu gerçeği açık açık ifade etmek durumundayım. Elbette Gazze'deki soykırımın birincil sorumlusu Netanyahu hükümetidir. Ancak Netanyahu ve cinayet şebekesinin katliamlarına tam 21 aydır ses çıkarmayanlar da kabul edelim ki bu suçlara ortak olmuşlardır. Beyaz kefenlere sarılı olarak soğuk betonlara sıra sıra dizilen o masum yavruların kanı, İsrail'in şımarıklığına destek verenlerin veya susanların da ellerine, yüzlerine, alınlarına bulaşmıştır. Netanyahu ve hükümeti hiçbir kural, hukuk, ahlak, sınır tanımadan aylardır şımarıkça işledikleri zulümler sebebiyle şimdiden adlarını Hitler gibi, Pol Pot gibi çağımızın zalimlerinin yanına utançla yazdırmışlardır. Bir başka gerçek şudur; hem Gazze'deki soykırım hem de İran ile olan çatışmalar maalesef süratle geri dönülmez noktaya doğru gitmektedir."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık bu haydutluk ve cinnet halinin bir an önce son bulması gerektiğini vurgulayarak, "Daha fazla yıkım, kan, sivil kayıplar olmadan, bölgemizle birlikte Avrupa ve Asya'yı yıllarca etkileyebilecek korkunç bir felaket yaşanmadan ellerin tetiklerden ve düğmelerden çekilmesi şarttır. İsrail üzerinde tesir sahibi güçler, Netanyahu'nun oyununa gelmemeli ve nüfuzlarını savaşın derinleşmesinden değil, tüm bölgemizde ateşkes ve sükunetin tesisinden yana kullanmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin bu yönde atılacak her doğru, samimi adıma destek ve katkı vermeye hazır olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü biz insanlık tarihiyle yaşıt coğrafyamızda daha fazla kaos, çatışma, savaş, zulüm ve sivil ölümü görmek istemiyoruz. Her ne surette olursa olsun sivillerin, sivil yerleşim yerlerinin, okul, hastane ve ibadethanelerin hedef alınmaması gerektiğini savunuyoruz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta gerek Suriye'de 13,5 yıl süren ihtilafta gerek Pakistan ile Hindistan arasındaki gerilimde gerekse İran'a karşı düzenlenen saldırılarda tavırlarının hep bu yönde olduğunu dile getirdi.

"Siyonist lobinin şahsımıza ve hükümetimize yönelik yıldırma politikalarına rağmen duruşumuzu asla bozmadık. Zalimin karşısında, mazlumun yanında saf tutmaktan asla çekinmedik." diyen Erdoğan, doğru, adil ve hakkaniyetli olanı cesaretle savunmaktan imtina etmediklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimin ne dediğine değil, mazlum ve mağdurların ne dediğine baktıklarını dile getirerek, "Bugün de aynı yerde sapasağlam duruyoruz. Bugün de hiçbir ayrım yapmadan mazlum ve mağdurlara sahip çıkıyoruz. Bugün de 'barış' diyoruz, 'diplomasi' diyoruz, 'adalet' diyoruz, 'hürriyet' diyoruz. Bugün de 'Yaşasın Özgür Filistin.' diyoruz." ifadesini kullandı.

İsrail'in saldırıları nedeniyle şehit olan 55 bini aşkın Filistinliye rahmet, aynı saldırılarda yaralanan 128 bin kişiye ise acil şifalar dileyen Erdoğan, "Türkiye olarak Filistin halkının, Gazzeli mazlumların yanında olduğumuzu bugün bir kere daha tüm dünyaya ilan ediyorum. Soykırımın başından beri ulaştırdığımız 100 bin tonu aşan yardımlarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla, resmi kurumlarımızla, diplomatlarımızla, insani yardım görevlilerimizle, basınımızla, 86 milyon olarak hepimiz Filistinli kardeşlerimizin yanındayız. İnşallah Filistin'in her karış toprağında barış rüzgarları esene kadar yanlarında olmaya devam edeceğiz." dedi.

Kaynak: AA

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR