Türkü Geleneğinde Mersin’in Yeri
Mersin, Akdeniz’in kıyısında yer almasına rağmen yalnızca deniziyle değil, zengin kültürel dokusuyla da dikkat çeker. Yörüklerin, Türkmenlerin ve farklı kültürlerin harmanlandığı bu şehirde halk müziği, toplumun yaşam biçimini, sevinçlerini ve hüzünlerini yansıtan en önemli unsurlardan biridir. Yıllardır söylenen türküler, şehrin hem tarihini hem de toplumsal hafızasını canlı tutmaktadır.
“Mersin’in Evleri Kumdan” Türküsü
Mersin denildiğinde en çok bilinen ve dillerden düşmeyen türkülerden biri “Mersin’in Evleri Kumdan” adlı eserdir. Bu türkü, sözlerindeki içtenlik ve melodisindeki yalınlık sayesinde halk arasında büyük bir kabul görmüştür. Mersin’in sosyal yaşamını ve insanlarının duygularını anlatan bu türkü, düğünlerden eğlencelere, halk konserlerinden aile sohbetlerine kadar pek çok yerde söylenmeye devam etmektedir.
Yörük Kültürünün Ezgilere Yansıması
Mersin’in türkü geleneğinde Yörük kültürü çok önemli bir yere sahiptir. Yaylalarda, göç sırasında ya da kışla hazırlıklarında söylenen türküler, yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bu türküler, göçebe hayatın zorluklarını ve aynı zamanda doğaya olan bağlılığı dile getirir. Mersin’deki halk ozanları, doğadan ve gündelik hayattan aldıkları ilhamla ezgiler üretmiş, bu da türkülerin çeşitliliğini artırmıştır.
Düğünlerde Söylenen Hareketli Türküler
Mersin türkülerinin yalnızca hüzünlü ezgilerden ibaret olmadığını belirtmek gerekir. Yöreye özgü hareketli türküler, özellikle düğünlerde halayların ve oyunların ayrılmaz bir parçasıdır. Kadınların ve erkeklerin bir araya gelip söylediği bu türküler, toplumsal birlikteliği güçlendirir. Davul ve zurnanın eşlik ettiği bu hareketli ezgiler, Mersin’in kültürel zenginliğinin önemli bir göstergesidir.
Türkülerde Mersin’in Sosyal Hafızası
“Mersin’in Evleri Kumdan” ve benzeri türküler, aslında birer sözlü tarih belgesidir. Halkın yaşadığı göçleri, ekonomik zorlukları, aşkları ve toplumsal olayları dile getiren bu eserler, şehir kültürünü bugüne taşımaktadır. Mersin’in köylerinden kent merkezine kadar her yerde bilinen bu türküler, geçmişle bugünü birleştiren köprüler olarak değerlendirilmektedir.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım