Kilis’in Etnik Kökenine Dair Tarihsel İzler Araştırılıyor
Kilis, hem tarihi konumu hem de kültürel yapısıyla Güneydoğu Anadolu’nun dikkat çeken şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor. Bölgenin tarihine bakıldığında, birçok medeniyetin bu topraklarda iz bıraktığı görülse de, Türk tarihçiliğinde Kilis’in hangi Türk boyundan geldiği konusu uzun yıllardır tartışılmaktadır. Araştırmalar, kentin Türkleşme sürecinde özellikle Oğuz boylarının belirleyici rol oynadığını ortaya koymaktadır.
Oğuzların Güney Seferi Kilis’in Kimliğini Şekillendirdi
1. yüzyılda Malazgirt Zaferi'nin ardından Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla birlikte Oğuz boyları yavaş yavaş bölgeye yayılmaya başladı. Kilis’in bugünkü sınırları da bu göç hareketinden nasibini aldı. Başta Bayat, Kayı ve Afşar boylarının bölgeye yerleştiği düşünülüyor. Bu boyların özellikle Halep ve çevresine yönelen kolları, zaman içinde Kilis civarına kadar ulaştı ve burada kalıcı yerleşimler kurdu. Bölgede kullanılan bazı yer isimleri ve halk arasında hâlâ yaşatılan gelenekler, bu Oğuz kökenli yerleşimin izlerini taşımaktadır.
Türkmen Aşiretlerinin Yerleşimi Kalıcı Oldu
Tarihî belgeler, Kilis’in Osmanlı döneminde Türkmen aşiretleriyle yoğun olarak meskûn hâle geldiğini göstermektedir. Safevîler ile Osmanlılar arasında yaşanan mücadeleler sırasında bölge, Türkmenler için bir geçiş ve sığınma alanı olmuştur.
Bu dönemden itibaren bölge halkı, yerleşik hayata geçerek tarım ve hayvancılıkla uğraşmaya başlamıştır. Bu da Kilis’in kültürel yapısında Türkmen etkisinin kalıcı olmasına neden olmuştur. Özellikle geleneksel yemek kültürü, kıyafet tarzı ve halk müziği, Oğuz-Türkmen kimliğinin bugüne kadar taşındığını göstermektedir.
Dil ve Geleneklerde Türk Boylarının İzi Sürülebiliyor
Kilis’te konuşulan yerel ağız, kullanılan deyimler ve halk arasında hâlâ sürdürülen bazı törenler, Türk boylarının kültürel izlerini barındırmaktadır. Dilbilimciler tarafından yapılan saha çalışmaları, Kilis şivesinin Oğuz lehçesinin izlerini taşıdığını ortaya koymuştur.
Bu durum, bölge halkının büyük ölçüde Oğuz boylarından geldiğini desteklemektedir. Ayrıca düğün gelenekleri, halk hikâyeleri ve oyun havaları gibi folklorik unsurlar da bu tarihsel sürekliliğin kültürel kanıtları arasında sayılıyor.
Günümüzde Kilis halkı, tarihî kimliğini koruyarak modern yaşamla harmanlayabilmiş nadir topluluklardan biridir. Geçmişten günümüze taşınan bu etnik doku, hem şehrin sosyal yapısını hem de kültürel mirasını zenginleştiren en önemli unsurlardan biri olarak görülüyor. Araştırmalar derinleştikçe, Kilis’in kökenine dair daha net verilerin elde edilmesi bekleniyor.