<h3 data-end="312" data-start="120"><span><strong data-end="312" data-start="120">İsrail’in Gazze’de binlerce sivili öldüren saldırıları sürerken, ABD hem silahlarıyla bu katliamı besliyor hem de soruşturma açan yargıç ve insan hakları örgütlerini yaptırımla susturuyor</strong></span></h3> <div data-end="312" data-start="120"><strong data-end="312" data-start="120"></strong></div> <div data-end="694" data-start="314">Gazze Şeridi’nde aylardır süren bombardımanlarda on binlerce Filistinli hayatını kaybederken, sahadaki saldırıları gerçekleştiren İsrail ordusuna en büyük askeri ve siyasi desteği Amerika Birleşik Devletleri veriyor. Washington yönetimi, İsrail’e kesintisiz silah ve mühimmat sevkiyatı yaparken, Gazze’de işlenen suçları uluslararası mahkemeye taşıyan isimleri hedef almayı seçti.</div> <div data-end="1138" data-start="696">İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında yakalama kararı çıkaran Uluslararası Ceza Mahkemesi yargıçlarından Fransız Nicolas Guillou, ABD tarafından yaptırım listesine alındı. Guillou ve dosyada görevli bazı yargı mensuplarının ABD’ye girişi yasaklandı, ABD finans sistemiyle bağlantılı malvarlıkları donduruldu ve uluslararası bankacılık ve çevrim içi ödeme ağlarına erişimleri büyük ölçüde engellendi.</div> <div data-end="1431" data-start="1140">Bu yaptırımlar, uluslararası ceza yargısında ilk kez bir hakimin, bir devletin siyasi baskısıyla fiilen “ekonomik olarak cezalandırılması” anlamına geliyor. Avrupa’daki hukuk çevreleri, yargıçlara yönelik bu uygulamayı, mahkeme bağımsızlığının doğrudan hedef alınması olarak değerlendiriyor.</div> <div data-end="1776" data-start="1433">ABD’nin hedefinde yalnızca yargıçlar yok. Gazze’deki saldırıları belgeleyerek Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuran Filistinli insan hakları örgütleri de yaptırım kapsamına alındı. İsrail’in Gazze’deki operasyonlarını savaş suçu ve soykırım düzeyinde ihlaller olarak tanımlayan bu örgütler, şimdi finansal ablukayla susturulmaya çalışılıyor.</div> <div data-end="2102" data-start="1778">Washington, tüm bu adımları “müttefiklerini koruma” ve “haksız soruşturmaları engelleme” gerekçesiyle savunuyor. Ancak sahadaki tablo açık: Bombalar İsrail uçaklarından atılıyor, mühimmatın büyük bölümü ABD onay ve sevkiyatıyla geliyor, bu katliamı yargılamak isteyenler ise yine ABD’nin ekonomik sopasıyla cezalandırılıyor.</div> <div data-end="2408" data-start="2104">Uluslararası insan hakları savunucuları, hem İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü saldırıların hem de ABD’nin yargıç ve hak örgütlerine yönelik yaptırımlarının derhal durdurulmasını istiyor. Aksi halde, “kurallara dayalı uluslararası düzen” söyleminin tamamen boş bir propagandadan ibaret kalacağı vurgulanıyor.</div> <h5 data-end="2483" data-start="2410">Haber: Abdurrahman REYHANLI<br data-end="2440" data-start="2437"></h5>