İmamoğlu suç örgütü iddianamesinde yeni detaylar: Boğaz hattında milyonlarca dolarlık rüşvet ağı

Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında hazırlanan “çıkar amaçlı suç örgütü” iddianamesinde, Boğaziçi İmar Müdürlüğü üzerinden işletmelere usulsüz izin verilmesi karşılığında milyonlarca dolarlık rüşvet alındığına dair detaylar yer aldı. İddianamede, Boğaz hattındaki otel, yalı ve restoran sahiplerinden yüksek meblağlarda para talep edildiği, rüşvet trafiğinin ise belgelerle ortaya konduğu belirtildi.

İddianameye göre, Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nde harita mühendisi olarak görev yapan ve “Vip Yakup” lakabıyla bilinen Yakup Öner, Boğaz çevresindeki yapıların ruhsat ve iskân işlemleri karşılığında milyonlarca dolarlık rüşvetlerin toplandığını ve bu sürecin İmamoğlu’nun bilgisi dahilinde yürütüldüğünü ileri sürdü.

Öner’in ifadesi, iddianamede suç örgütünün çalışma yöntemine ilişkin önemli unsurlardan biri olarak yer aldı.

Abdi İbrahim’e ait Boğaz yalısı: 3,8 milyon dolarlık süreç

İddianamede, Türkiye’nin önde gelen ilaç firmalarından Abdi İbrahim’e ait Boğaziçi’ndeki yalıyla ilgili yıllara yayılan işlemler de dikkat çekti.

İddiaya göre:

• Yalıdaki muafiyet sorunu 2014–2015 yıllarında çözüldü.

• 2020 yılında tadilat projesi onaylandı.

• İş takipçileri Süleyman Atik ve Fatih Keleş süreçte aktif rol oynadı.

• Atik, firma Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut’tan 300 bin dolar aldı.

• 2022’de firmanın Şişli Bomonti’deki üç blokluk inşaatı için 5 milyon dolar rüşvet talebi gündeme geldi.

Öner ifadesinde, bu talebi bizzat İmamoğlu’na ilettiğini, İmamoğlu’nun “Tamam, Şahan’la görüşürüm” dediğini öne sürdü.

Daha sonra Resul Ekrem Şahan’ın kendisini uyararak, “Bu iş benim, bulaşma” dediği aktarıldı.

Sonuç olarak 3,5 milyon dolar karşılığında bir bloğa iskân verildiği iddia edildi.

Tarabya’daki Central Hotel için 13 milyon TL

Central Hotel Tarabya’nın sahibi Faruk Baştürk’ün, Boğaziçi’ndeki bahçe düzenleme ve kış bahçesi çalışmaları için İmamoğlu’ndan destek istediği, talebin ise rüşvet karşılığı çözüldüğü öne sürüldü.

İddianameye göre:

• Baştürk, önce İmamoğlu’na ulaştı.

• İmamoğlu, konuyu Fatih Keleş’e yönlendirdi.

• Keleş ise işlemleri Süleyman Atik’e devretti.

• Atik, Faruk Baştürk’ten 13 milyon TL talep etti.

Bu paranın 2023 yılı başına kadar 2–3 taksitte ödendiği iddia edildi.

Nişantaşı’ndaki işletmeyle yüzde 50 anlaşma

Nişantaşı Valikonağı Caddesi’ndeki Dagi – Hatay Han Yağları isimli işletmenin, parsellerindeki kamu alanını ticari alana dönüştürme talebi de iddianamede yer aldı.

2025 Ocak ayında yapılan Şahan–İmamoğlu toplantısında, onay için işletme sahipleriyle yüzde 50 gelir paylaşımı prensibinde anlaşma sağlandığı belirtildi.

Halk TV iddiası: “Bize destek veren tek kanal”

Yakup Öner’in ifadesine yansıyan dikkat çekici başka bir başlık ise, Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu’nun Boğaziçi’ndeki villasına kaçak kat eklendiği iddiası oldu.

Öner, şu iddialarda bulundu:

• Kaçak yapılaşma bilgisi İBB’ye ulaştırıldı.

• İmamoğlu, konuyu Murat Ongun ile görüşmesini istedi.

• Ongun, “Bize destek veren tek kanal” diyerek süreci durdurdu.

• Medyada konu gündem olunca ilk aşamada yıkım yapıldı.

• Ancak 8 ay sonra tespit edilen yeni aykırılıklara rağmen işlem yapılmadı.

“Örgütün emanetçisi” Taç Döviz ve 4,8 milyarlık döviz – altın

İddianamede, örgütün finans ayağına ilişkin dikkat çeken bilgiler de yer aldı.

Buna göre:

• CHP’nin 38. Olağan Kurultayı sırasında delegelere dağıtıldığı iddia edilen 50 milyon doların taşınması,

• Laleli’deki Taç Döviz bürosu
  üzerinden gerçekleştirildi.

Döviz bürosuna yapılan baskında 9 çelik kasada toplam 4 milyar 808 milyon TL değerinde döviz ve altın bulundu.

İddianame, Taç Döviz sahibi şüphelilerin 2018’den bu yana uluslararası para transfer ağları üzerinden kara para akladığını öne sürdü.

Haber: Abdurrahman REYHANLI