Bir Zamanlar Kilis’te 13 Sinema Vardı

Kilis’te geçmişte hem eğlence hem de sosyalleşme mekânı olarak hizmet veren 13 sinema, artık sadece anılarda yaşıyor. Bir dönem düğünlerin, nişanların ve yaz akşamlarının vazgeçilmez adresi olan bu sinemalar, teknolojinin gelişmesi, televizyonun yaygınlaşması ve toplumsal alışkanlıkların değişmesiyle birlikte birer birer kapandı.

Kilis’in sinema tarihine iz bırakmış salonlar arasında Yazlık Bahar Sineması, Ebe Annenin Sineması, Güneş Sineması, Şehir Sineması, Özyurt Sineması, Saray Sineması, Kent Sineması, Ünal Sineması, Renk Sineması, Bahar Sineması ve Belediye Sineması bulunuyor. Bu sinemalar, sadece film gösterimlerinin yapıldığı yerler değil, aynı zamanda mahallelerin buluşma noktası, gençlerin hayal kurduğu, ailelerin bir araya geldiği sosyal alanlardı.

1959 yılında açılan ve 1973 yılının Mayıs ayında yıkılan Saray Sineması, bugünkü Renk Pasajı’nın bulunduğu alanda yer alıyordu. O yıllarda Saray Sineması, dönemin en gözde salonlarından biri olarak biliniyordu. Yazlık sinemalar ise özellikle yaz akşamlarında, Kilislilerin yıldızlar altında film izlediği, serin bir meltem eşliğinde nostaljik anılar biriktirdiği yerlerdi.

Kilisli eski sinemacılardan Kemal Göğcıncık, sinemaların kentin sosyal yaşamında önemli bir yer tuttuğunu vurguladı. Göğcıncık, “Bir zamanlar Kilis’te 10’dan fazla sinema vardı. İnsanlar film izlemek için sabırsızlanır, bilet bulmakta zorlanırdı. Aileler sinemayı bir eğlence ve buluşma vesilesi olarak görürdü. Şimdi ise o günleri özlemle hatırlıyoruz. Artık sinemaya eskisi kadar ilgi duyulmaması bizleri üzüyor” dedi.

Sinemaların kapanmasıyla birlikte Kilis’teki toplumsal yaşam da bir ölçüde değişti. Bir zamanlar film afişleriyle renklenen sokaklar, şimdi sessizliğe bürünmüş durumda. Yerlerine yapılan pasajlar, iş yerleri ve binalar, o dönemin ruhunu yaşatamıyor.

Kültür ve sanat alanında önemli bir geçmişe sahip olan Kilis’te, sinemaların yok olmasıyla birlikte, kent kimliğinin bir parçası da tarihe karışmış oldu. Ancak eski Kilisliler hâlâ o günleri hatırlıyor; yazlık sinemaların sandalye gıcırtılarını, mısır kokusunu, perdeye düşen ışığı ve kalabalığın coşkusunu…

----