<div data-end="284" data-start="0"></div> <h2 data-end="357" data-start="291"><strong data-end="357" data-start="294">Bağlam: Kurtuluş Savaşı’nın Güney Cephesi ve Fransız İşgali</strong></h2> <div data-end="728" data-start="359">Birinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanan <strong data-end="420" data-start="401">Sevr Antlaşması</strong>, Osmanlı Devleti’nin güney topraklarını da işgal altına sokmuştu.<br data-end="489" data-start="486">1918’de Mondros Mütarekesi’nin ardından <strong data-end="550" data-start="529">İtilaf Devletleri</strong>, özellikle İngiltere ve Fransa, Osmanlı topraklarını paylaşmaya girişti. Bu paylaşım kapsamında Fransa, <strong data-end="714" data-start="655">Kilikya (Çukurova) ve Güneydoğu Anadolu’nun bir kısmını</strong> işgal etti.</div> <div data-end="970" data-start="730">Fransızlar 1919’da <strong data-end="780" data-start="749">Antep, Urfa, Maraş ve Adana</strong> çevresine asker çıkardı. Ancak halkın direnişi kısa sürede örgütlendi; <strong data-end="882" data-start="852">Kuva-yi Milliye birlikleri</strong>, yerel milis güçleriyle birleşerek Fransız ordusuna karşı yoğun bir direniş başlattı.</div> <div data-end="1057" data-start="972">Bu mücadele, özellikle <strong data-end="1034" data-start="995">Maraş, Antep ve Urfa savunmalarıyla</strong> Türk tarihine geçti.</div> <div data-end="1131" data-start="1060"><strong data-end="1077" data-start="1060">Maraş (1920):</strong> Fransız kuvvetleri şehirden çekilmek zorunda kaldı.</div> <div data-end="1187" data-start="1134"><strong data-end="1150" data-start="1134">Urfa (1920):</strong> Halk direnişiyle şehir kurtarıldı.</div> <div data-end="1285" data-start="1190"><strong data-end="1212" data-start="1190">Antep (1920–1921):</strong> Şehir, büyük kahramanlıkla savunuldu; Fransızlar 1921 başında çekildi.</div> <div data-end="1409" data-start="1287">Bu direnişler, TBMM’nin diplomatik olarak elini güçlendirdi ve Fransa’nın Anadolu’daki varlığını sürdürmesini zorlaştırdı.</div> <h2 data-end="1470" data-start="1416"><strong data-end="1470" data-start="1419">Antlaşmaya Giden Süreç: Diplomasi ve Zorunluluk</strong></h2> <div data-end="1759" data-start="1472">1921 yılına gelindiğinde Fransa, hem Anadolu’daki direnişin mali yükü hem de iç siyasi sorunları nedeniyle <strong data-end="1620" data-start="1579">Ankara Hükümeti ile uzlaşma arayışına</strong> girdi.<br data-end="1630" data-start="1627">Ayrıca, aynı dönemde <strong data-end="1680" data-start="1651">Sakarya Meydan Muharebesi</strong>’nin kazanılması, Ankara Hükümeti’nin askeri ve siyasi meşruiyetini artırmıştı.</div> <div data-end="1955" data-start="1761">Fransız hükümeti, Orta Doğu’daki çıkarlarını korumak, Suriye mandasını güvence altına almak ve İngiltere karşısında Türkiye ile denge kurmak amacıyla <strong data-end="1947" data-start="1911">TBMM ile doğrudan görüşme kararı</strong> aldı.</div> <div data-end="2029" data-start="1957">Bu görüşmeler sonucunda 20 Ekim 1921’de <strong data-end="2018" data-start="1997">Ankara Antlaşması</strong> imzalandı.</div> <h2 data-end="2089" data-start="2036"><strong data-end="2089" data-start="2039">Ankara Antlaşması’nın Tarafları ve İmzalanması</strong></h2> <div data-end="2143" data-start="2091">Antlaşma, <strong data-end="2130" data-start="2101">20 Ekim 1921’de Ankara’da</strong> imzalandı.</div> <div data-end="2245" data-start="2146">Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) <strong data-end="2230" data-start="2185">Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal (Tengirşenk)</strong> temsil etti.</div> <div data-end="2335" data-start="2248">Fransa hükümetini ise <strong data-end="2320" data-start="2270">Ankara Yüksek Komiseri Henri Franklin-Bouillon</strong> temsil etti.</div> <div data-end="2446" data-start="2337">Bu antlaşma, Kurtuluş Savaşı sırasında imzalanan <strong data-end="2423" data-start="2386">ilk uluslararası diplomatik belge</strong> olarak tarihe geçti.</div> <h2 data-end="2498" data-start="2453"><strong data-end="2498" data-start="2456">Ankara Antlaşması’nın Maddeleri (Özet)</strong></h2> <div data-end="2541" data-start="2500">Antlaşmanın en önemli hükümleri şunlardı:</div> <div data-end="2646" data-start="2546"><strong data-end="2581" data-start="2546">Silah bırakışması ilan edilecek</strong>, Türk ve Fransız kuvvetleri arasında çatışmalar sona erecekti.</div> <div data-end="2701" data-start="2650"><strong data-end="2699" data-start="2650">Türkiye-Suriye sınırı yeniden belirlenecekti.</strong></div> <div data-end="2864" data-start="2707">Hatay (Antakya, İskenderun ve çevresi) Suriye sınırlarında kalacak ancak burada yaşayan Türklerin <strong data-end="2835" data-start="2805">kültürel ve dilsel hakları</strong> güvence altına alınacaktı.</div> <div data-end="2951" data-start="2870">Bu sınır, büyük ölçüde bugünkü <strong data-end="2938" data-start="2901">Türkiye–Suriye sınırının temelini</strong> oluşturdu.</div> <div data-end="3010" data-start="2955"><strong data-end="3008" data-start="2955">Fransız kuvvetleri Güney Anadolu’dan çekilecekti.</strong></div> <div data-end="3086" data-start="3016">Antep, Urfa, Adana ve çevresi tamamen Türk yönetimine bırakılacaktı.</div> <div data-end="3168" data-start="3090"><strong data-end="3166" data-start="3090">Taraflar arasındaki ticaret ve ulaşım ilişkileri yeniden düzenlenecekti.</strong></div> <div data-end="3213" data-start="3172"><strong data-end="3213" data-start="3172">Savaş esirleri serbest bırakılacaktı.</strong></div> <div data-end="3323" data-start="3215">Bu hükümlerle Güney Cephesi fiilen kapanmış, Türk ordusu batıya —Yunan işgaline— odaklanma fırsatı bulmuştu.</div> <h2 data-end="3358" data-start="3330"><strong data-end="3358" data-start="3333">Antlaşmanın Sonuçları</strong></h2> <div data-end="3485" data-start="3362"><strong data-end="3390" data-start="3362">Güney Cephesi sona erdi.</strong> Türk ordusu ve halk güçleri artık tek cephede, batıdaki Yunan işgaline karşı yoğunlaşabildi.</div> <div data-end="3631" data-start="3488"><strong data-end="3540" data-start="3488">Fransa, TBMM’yi fiilen tanıyan ilk Batılı devlet</strong> oldu. Bu durum, Ankara Hükümeti’nin uluslararası meşruiyetini önemli ölçüde güçlendirdi.</div> <div data-end="3787" data-start="3634"><strong data-end="3652" data-start="3634">Hatay meselesi</strong> uzun yıllar devam etti; ancak bu antlaşma sayesinde bölgedeki Türk nüfusunun kültürel hakları uluslararası güvence altına alınmıştı.</div> <div data-end="3914" data-start="3790"><strong data-end="3824" data-start="3790">Suriye sınırının bugünkü hattı</strong> (İskenderun Körfezi’nden Nusaybin’e kadar uzanan çizgi) ilk kez bu belgeyle tanımlandı.</div> <div data-end="4006" data-start="3917">Fransa, Suriye’deki manda yönetimini korudu, Türkiye ise güneyde güvenli bir hat kazandı.</div> <h2 data-end="4040" data-start="4013"><strong data-end="4040" data-start="4016">Tarihi Değerlendirme</strong></h2> <div data-end="4304" data-start="4042">Tarihçiler, Ankara Antlaşması’nı <strong data-end="4140" data-start="4075">Kurtuluş Savaşı diplomasisinin en başarılı örneklerinden biri</strong> olarak değerlendirir.<br data-end="4165" data-start="4162">Bu anlaşma sayesinde Türkiye, diplomatik yolla hem bir cepheyi kapatmış hem de Fransa gibi önemli bir Avrupa gücüyle uzlaşma sağlamıştır.</div> <div data-end="4514" data-start="4306">Dönemin Türk Genelkurmay arşivlerinde, bu antlaşmanın “savaşın kaderini değiştiren diplomatik manevra” olarak geçtiği belirtilir.<br data-end="4438" data-start="4435">Mustafa Kemal Paşa, TBMM’de yaptığı değerlendirmede şu ifadeyi kullanmıştır:</div> <div data-end="4613" data-start="4518">“Bu antlaşma, Türk milletinin hakkını tanıyan bir irade karşısında aklın ve barışın zaferidir.”</div> <div data-end="4721" data-start="4615">Antlaşma, hem askeri hem diplomatik başarı olarak Türk Kurtuluş Savaşı tarihinde özel bir yer kazanmıştır.</div> <h2 data-end="4740" data-start="4728"><strong data-end="4740" data-start="4731">Sonuç</strong></h2> <div data-end="5092" data-start="4742"><strong data-end="4768" data-start="4742">1921 Ankara Antlaşması</strong>, Güney Cephesi’nde barışı getirerek Türkiye’nin doğu ve batıdaki cephelere yoğunlaşmasını sağladı.<br data-end="4870" data-start="4867">Fransa ile imzalanan bu belge, <strong data-end="4970" data-start="4901">Türkiye’nin uluslararası tanınırlığına giden yolda ilk büyük adım</strong> oldu.<br data-end="4979" data-start="4976">Eğer bu antlaşma imzalanmasaydı, Güney Cephesi’nde savaşlar uzayabilir, Ankara Hükümeti’nin gücü dağılabilirdi.</div> <div data-end="5198" data-start="5094">Bu yönüyle Ankara Antlaşması, Türk diplomasisinin savaş alanındaki direniş kadar etkili bir zaferidir.</div> <h5 data-end="5329" data-start="5205"><strong data-end="5236" data-start="5205">Haber: Abdurrahman REYHANLI</strong></h5> <h1><span><strong data-end="5236" data-start="5205">Bu Mutabakat İmzalanmasaydı Türkiye Savaş İlan Edecekti</strong></span></h1> <div><span><strong data-end="5236" data-start="5205"> </strong></span></div>