Her Zaman Vicdanımızın Sesini Dinleyelim

Metin MERCİMEK

 

"Yaradan'ın emirlerini yerine getirmenin ve tüm insanlara yeterince değer vermenin en güzel yollarından biri, vicdanımızın sesini dinlemek olacaktır."

İslam Düşünürleri

 

Doğada olup biten canlı cansız tüm nesnelerin, insan üzerinde büyük etkisi vardır. Bu nesneler yaşam sürecimizin vazgeçilmez birer parçasıdır. Ancak cansız nesneler, acıma ve şefkat gibi duyguları harekete geçiremez. Bu duygular, sadece insanlar hakkında kendini gösterir. Böylece vicdan duygusu denen düşünce ortaya çıkmış olur. Bakınız bu konuda İslam düşünürleri: ‘Yaradan’ın emirlerini yerine getirmenin ve tüm insanlara yeterince değer vermenin en güzel yollarından biri, vicdanımızın sesini dinlemek olacaktır.’ diye ne güzel söylemişler.”

Vicdan ne demektir? Vicdan, kişiye doğruyu ve iyiyi yapma yükümüzü yükleyen içşel bir güçtür. Aynı zamanda vicdan, kişinin kendi davranışlarıyla ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelen, kişinin kendi ahlak değerleri üzerinde dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan içsel bir duygu gücüdür.

Bir de vicdan duygusundaki en önemli etkene sorumluluk diyebiliriz. Vicdanın sesini dinlemediğimiz zaman sorumluluk duyar, utanır ve korkuya kapılırız. Bu korku ve telaş, kendisine karşı sorumlu olduğumuz, huzurunda uyandığımız ve buyruklarını dinlemediğimiz yüce bir varlığın bulunduğunu gösterir. Bu varlık Yüce Yaradan’dır.

Kötülük yaptığımız zaman (mesela bir yakınımızı incittiğimiz zaman), gözlerimiz yaşla dolduğunu, kalbimizin parçalandığını hissediyorsak, bir varlığın imajını içimizde duymuş olduğumuz ortaya çıkmaktadır. Bu duyguların harekete gelmesi için, böyle bir olaya sebep olan akıl sahibi bir varlığın bulunması gerekir. Bir taşın karşısında şefkat ve acıma hiçbir zaman göstermeyiz. Hatta insanın ortaya koyduğu basit bir kanunu çiğnemekle de bir pişmanlık ve eziklik içine düşmeyiz. Buna rağmen vicdanımız bütün bu duyguları, kendi kendimizi suçlayıp durmamızı harekete getiren bir etken olmaktadır.

Bilindiği üzere saygı, bir başkasının hakkını gözetme anlamında kullanılır. Aslında vicdan duygusu, insana saygı anlamında da kendini gösterir. Şöyle ki, insana saygı düşüncesini daha derin bir ifade ile ele aldığımızda, “Kendini sevdiğin kadar komşunu sevmelisin” derken, saygı kavramı üzerinde önemle durmak gerekir. Burada saygı kavramı, dostça bir tutum içinde olmayı hem de saygının evrensel bir değer olduğunu teşkil etmektedir.

Yaşam sürecimize çok şeyler veren vicdan duygusunu en güzel şekilde kazanmamızı sağlayan etken, insanları sevmekten geçer. O nedenle önce kendimizi sevelim, sonra tüm canlıları sevelim.